Fiziksel Değişimin Üniversite Yapılarında İncelenmesi: Selçuk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Örneği
Bir zaman dilimi içindeki değişikliklerin bütünü şeklinde açıklanan değişim olgusu, bir süreç olarak değerlendirilmektedir. Eğitim sisteminin son basamağı olan üniversite yapılarının da toplumdaki gelişmelere bağlı olarak bir fiziksel değişim sürecine girmesi kaçınılmazdır. Yapılarda genellikle fonksiyonel değişime bağlı olarak ortaya çıkan fiziksel değişim; yapıya yeni işlevlerin yüklenmesi, çıkarılması veya işlev değişimi sonucu yapının içinde veya dışında yeni mekân düzenlemeleri biçiminde görülmektedir. Bu çalışma ile üniversite yapılarında zaman içinde ortaya çıkan birtakım ilave ihtiyaçlar sonucunda Selçuk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi’nin fiziksel yapısında oluşan değişimlerin belirlenmesi amaçlanmıştır. Araştırmada Mühendislik Fakültesi’nin 1981 yılında tasarlanan planları ile 1993 yılında revize edilen planları elde edilmiş; fakülte üzerinde gözlem, görüşme ve tespit çalışması yapılarak 2011 yılı planları çıkarılmıştır. Mühendislik Fakültesi’nin 1981, 1993 ve 2011’deki durumunu karşılaştırmak için lejantlar oluşturulmuş; mevcut olup hiç değişmeyen, yeni yapılan, kaldırılan duvarlar ve mekânlar, değişik çizim teknikleri ve tonlamalar ile aynı kat planları üzerinden gösterilerek fiziksel yapıda olan değişimler, son haliyle saptanmıştır. Yapılan analizler sonucunda, orijinali Fen Fakültesi olan yapının sonradan Mühendislik Fakültesi’ne dönüştürülmesi birimlerde fonksiyon değişimine neden olmuş; bu değişim bölücü elemanların kaldırılmasını ve bölücü elemanların eklenmesini kaçınılmaz kılmıştır. Dışarıdan birim eklenmesine imkân verebilecek bir kotta bulunduğu için zemin katlar, en çok değişimin olduğu kat seviyesidir. Mühendislik Fakültesi’nin genelde kendi içinde esnek mekânlardan oluştuğu, iki mekânın birleştirilmesi, mekânın ikiye üçe bölünmesi vb. bir takım ek fonksiyonların bina esneklik limitleri içinde karşılanabildiği tespit edilmiştir. Ancak öğrenci sayısının artması, fiziksel olarak bina kabuğuna yansımış ve projeye aykırı blokların yapımına neden olmuştur. Ayrıca artan bu öğrenci sayısının yakın tarihte Mühendislik Fakültesi için hem yeni blokların eklenmesine hem de yeni bina yapımına neden olacağı düşünülmektedir. Sonuç olarak ihtiyaçlara göre binaların büyüme ihtimalleri göz önünde tutularak, bina programlama evresinde esnek ve gelişebilir bir planlama yapılmalıdır. |