Covid-19 Pandemisi Sonrası Turizm-Sanat Mekanlarına Yaklaşım; Galataport Örneği

 

Covid-19 Pandemisi sonrası normalleşme sürecinde insanlar sosyal yaşama sağlıklı bir şekilde geri dönebilmek için birtakım önlemlerin alınması gerekliliğini anladılar. Dolayısıyla birey, sosyalleşebilme eylemi için tercih ettiği etkileşim alanlarında farlılıklara yöneldi. Bu çalışmada tercih edilen farklı mekan arayışları ve bu mekanların en güzel örneklerinden biri olan Galataport’un tercih edilme sebepleri üzerinde durulmuştur. Yaşanan salgın sonrası yüksek oranda tercih edilen etkileşimli mekânlar; insanların, bu mekanlara olan özlemini ve ihtiyacını arttırdı. Etkileşimli mekânlar; aynı zamanda bireyin, sosyalleşme ihtiyacı gibi yaşamsal faaliyetlerini sürdürmesine de imkân tanımaktadır. Alışılagelmiş üstü çatı sistemi ile kapalı olarak kurgulanan diğer mekanlardan farklı olarak, galataport örneğinde olduğu gibi açık alanlara fazlaca yer verilmesi bireyin normalleşme sürecinde daha güvenilir bulduğu için tercih sebeplerinden biri olmuştur. Bu oluşumun bir diğer özelliklerinden bir tanesi de bu yazı kapsamında ele alınan turizme olan katkısıdır. İçinde bulunduğumuz normalleşme sürecinde sosyal mesafe ve izolasyon kavramlarının yaşamımız da yer almasıyla birlikte etkileşimli mekanların tasarım ölçütleri bu çalışma kapsamında çeşitli internet, kitap, dergi, makale gibi literatür taraması yapılarak elde edilen bilgiler doğrultusunda hazırlanmıştır. Bu doğrultuda etkileşimli mekanlardan biri olan Galataport’un tercih sebepleri üzerinde durulurken mimari tasarımın da öneminin altı çizilmiştir.